Terbiyeli Ekşili Köfte (Sebzeli Sulu Köfte) Tarifi
Türk mutfağının klasik tencere yemeklerinden olan terbiyeli sulu köfte, bolca sebze ile birlikte pişiriliyor. Sebze ağırlıklı, besleyici ve aynı zamanda yüksek protein de içeren bu yemek özellikle et sevmeyen çocuklar için doğru bir tercih olabilir. Afiyet olsun!
İki kere çekilmiş, dana kuzu karışık orta yağlı kıymanızı bir karıştırma kabına alın.
Kuru soğanı soyup rendenin ince tarafından geçirin. Yıkayıp süzdürdüğünüz pirinçleri dilerseniz rondodan geçirip incelterek (köftelerin dağılmaması için) soğanla birlikte kıymaya ekleyin.
Maydanozu yıkayıp ince ince doğrayın, tuz ve baharatlar ile birlikte köfte harcına ilave edin. Köfte harcını özdeşleşinceye kadar iyice yoğurun ve üzerini kapatarak 20 dakika kadar buzdolabında dinlendirin.
Bu arada patates ve havucu soyup yıkayın. Aynı boylarda olmasına dikkat ederek yaklaşık tavla zarı büyüklüğünde ve küp küp doğrayın.
Derince bir tencerede 4-5 bardak suyu, 1 tatlı kaşığı tuz ilave ederek kaynatın. Su kaynayınca kısık ateşe alıp bezelye, havuç ve patatesleri ilave edin ve sebzeler yarı yumuşayıncaya kadar pişirin.
Bunun yerine, elinizde varsa karışık garnitür konservesi de kullanabilirsiniz.
Sebzeler pişerken, dinlendirilmiş köfte harcınızı çıkarın. Genişçe düz bir tepsi veya tabak üzerine 2-3 kaşık kadar un serpin.
Küçük misket büyüklüğünde yuvarladığınız köfteleri, unlu tepsiye alıp sallayarak, köftelerin her yerinin una bulanmasını sağlayın. Kaynayan sebzeli suyu kısık ateşe alıp fazla ununu elediğiniz köfteleri yavaşça ilave edin ve bir tur karıştırıp ağzı açık halde pişmeye alın.
Terbiyesi için, yumurta sarısı, limon suyu ve unu bir kasede pürüzsüz hale gelinceye kadar çırpın. Köftelerin pirinçleri uzayıp piştiğinde, yemeğin suyundan bir iki kepçe kadar alıp çırparak terbiyeye ilave edin ve terbiyeyi ılıştırın.
Çırpılmış ılık terbiyeyi, azar azar kaynayan yemeğe ilave edip yavaşça karıştırın 1 dk kadar kestirmeden pişirdiğiniz yemeğinizi ateşten alıp dinlendirin.
Servis aşamasında, dilerseniz, tereyağında pul biber ve naneyi kavurup çorbalarınızı bu sosla süsleyerek servis edin. Daha hafif bir sunum için tereyağ sosu yerine limon suyu ile de ikram edebilirsiniz. Afiyet olsun!
Unutmayın: Her bir malzemenin üzerine tıklayarak o malzemenin kullanıldığı başka tariflere de ulaşabilirsiniz.
Kıyma:
Kıyma, yüksek kaliteli proteinin yanı sıra, vücut için elzem heme demir ve B12 vitamini açısından zengindir. Heme demir, kansızlığı önlemeye ve oksijen taşınımını desteklemeye yardımcı olurken, B12 vitamini sinir sistemi sağlığı ve enerji üretimi için kritik rol oynar. Soğan, sarımsak, domates ve maydanoz gibi sebzelerle mükemmel uyum sağlar, lezzet ve besin değerini artırır.
Havuç:
Havuç, zengin beta-karoten içeriğiyle bilinir; bu madde vücutta A vitaminine dönüşerek özellikle göz sağlığını (gece görüşü) ve cilt yenilenmesini destekler. Yüksek lif oranı sindirimi düzenler ve tokluk hissi sağlar. Ayrıca, güçlü antioksidanlar sayesinde hücreleri korur. Havucun faydalı bileşenlerinin emilimini artırmak için zeytinyağı gibi sağlıklı yağlarla tüketilmesi idealdir. Tatlı ve tuzlu yemeklere uyumuyla çok yönlüdür; elma, portakal, zencefil gibi meyvelerle veya et yemekleriyle harika gider.
Bezelye:
Bezelye, yüksek lif içeriğiyle sindirimi destekler. Folat (B9), K vitamini ve protein açısından zengin olup, kalp sağlığına katkıda bulunur ve kan pıhtılaşmasında önemli rol oynar. İçerdiği lutein ve zeaksantin sayesinde göz sağlığı için faydalıdır. Taze, dondurulmuş veya konserve olarak tüketilebilir. Nane, dereotu, havuç, tavuk ve pilav gibi malzemelerle mükemmel bir uyum sağlar. Salata, çorba veya ana yemeklerde kullanılabilir.
Patates:
Patates, enerji sağlayan kompleks karbonhidratlar, C vitamini ve potasyum açısından zengin bir besindir. Sindirim sağlığına katkıda bulunan lif içeriği ile doygunluk hissi verir. Kan basıncını düzenlemeye yardımcı olan potasyum sayesinde genel vücut fonksiyonları için önemlidir. Et, tavuk, balık, yumurta, peynir ve birçok sebze ile uyumlu olup fırınlama, haşlama, kızartma ve püre gibi çeşitli pişirme yöntemlerine uygundur.
Kuru Soğan:
Kuru soğan, mutfakların temel taşı ve güçlü bir antioksidan deposudur. İçerdiği kuersetin sayesinde vücudu serbest radikallere karşı korur, iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olur ve kalp sağlığını destekleyebilir. C ve B6 vitaminleri ile manganez açısından zengin olup, bağışıklık sistemini güçlendirir. Prebiyotik lifleri sayesinde sindirim sağlığına katkıda bulunur. Et yemeklerinden sebze sotelere, pilavlardan çorbalara kadar geniş bir yelpazede kullanılır. Sarımsak, domates, biber ve kırmızı et ile mükemmel uyum sağlar.
Kırık pirinç:
Kırık pirinç, işleme sırasında kırılan pirinç taneleridir. Küçük boyutu sayesinde daha hızlı pişer ve sindirimi kolaylaştırır, bu da besinlerin emilimini hızlandırır ve çabuk enerji sağlar. Genellikle bebek mamalarında ve sindirim hassasiyeti olanlar için tercih edilir. Gluten içermez. Çorbalar, lapalar, sütlaç gibi kremsi tarifler ve Asya mutfağında baharatlı et/sebze yemekleriyle uyumludur.
Maydanoz:
Maydanoz, güçlü bir antioksidan deposu olmasının yanı sıra, K vitamini sayesinde kemik sağlığını destekler ve kan pıhtılaşmasında önemli rol oynar. C vitamini içeriğiyle bağışıklığı güçlendirir. Apigenin gibi flavonoidler açısından zenginliğiyle iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olabilir. Aynı zamanda doğal bir diüretiktir. Limon, sarımsak, zeytinyağı ile mükemmel uyum sağlar; balık, tavuk, çorba ve salatalara ferahlatıcı bir tat katar.
Karabiber:
Karabiber, mutfakların vazgeçilmezi olup sadece lezzet değil, sağlık faydaları da sunar. İçerdiği piperin sayesinde güçlü antioksidan özelliklere sahiptir ve serbest radikallerle savaşmaya yardımcı olur. Sindirim sistemini uyararak besin emilimini artırabilir, özellikle zerdeçalda bulunan kurkuminin biyoyararlanımını önemli ölçüde yükseltir. Ayrıca, gaz ve şişkinliği azaltmada etkilidir. Metabolizmayı hafifçe hızlandırıcı etkisi de bulunur. Kırmızı etlerden kümes hayvanlarına, sebze yemeklerinden çorbalara kadar geniş bir kullanım alanına sahiptir. Limon, sarımsak, kimyon ve kişniş gibi baharatlarla mükemmel uyum sağlar, yemeklere derinlik katar.
Kimyon:
Kimyon, sindirimi destekleyen, şişkinliği azaltan ve sindirim enzimlerini harekete geçiren güçlü bir baharattır. Demir açısından zengin olup, antioksidan ve antienflamatuar özelliklere sahiptir. Özellikle bakliyatlar (mercimek, nohut), kırmızı ve beyaz etler, sebzeler ve yoğurt bazlı soslarla mükemmel uyum sağlar. Kişniş, zerdeçal ve acı biberle birleşerek Asya ve Orta Doğu mutfaklarında derin lezzetler yaratır.
İnce Tuz:
İnce tuz, vücudun hayati elektrolit dengesini koruyarak sinir iletimi ve kas fonksiyonları için kritik bir rol oynar. Hücresel hidrasyonu destekler ve besinlerin emilimine yardımcı olan mide asidi üretimine katkıda bulunur. Dengeli tüketildiğinde, genel vücut fonksiyonlarının sürdürülmesi için elzemdir. Neredeyse tüm mutfaklarda temel bir lezzetlendirici olup, sebzelerden etlere, çorbalardan salatalara kadar her yemeğin tadını derinleştirir ve diğer baharatların aromasını ortaya çıkarır. Özellikle karabiber, kekik ve sarımsak ile harika bir uyum sergiler.
Un:
Un, tahılların öğütülmesiyle elde edilen temel bir gıda maddesidir. Vücudumuza özellikle kompleks karbonhidratlar sağlayarak uzun süreli enerji kaynağı olur. Tam buğday unu gibi çeşitleri, yüksek lif içeriği sayesinde sindirim sağlığını destekler, tokluk hissi verir ve kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur. Aynı zamanda B vitaminleri (özellikle B1, B3, B9) ve demir, magnezyum gibi önemli mineraller içerir; bu da sinir sistemi fonksiyonları, enerji üretimi ve kan yapımı için elzemdir. Mutfakta çok yönlüdür; süt, yumurta ve maya ile ekmek, pasta gibi hamur işlerinin temelini oluştururken, sosları kıvamlaştırmada veya sebzelerle uyumlu lezzetler yaratmada da kullanılır.
Yumurta Sarısı:
Yumurta sarısı, protein, kolin (beyin ve karaciğer sağlığı için kritik), D ve A vitaminleri ile lutein, zeaksantin gibi güçlü antioksidanlar açısından zengindir. Özellikle göz sağlığını destekler, kemik gelişimine katkıda bulunur ve bilişsel fonksiyonları güçlendirir. Sağlıklı yağ içeriği sayesinde tokluk hissi verir. Beşamel sos, mayonez, Hollandez gibi soslar ve pastacı kremaları gibi tatlılarda mükemmel bir bağlayıcı ve lezzet artırıcıdır.
Limon Suyu:
Limon suyu, yüksek C vitamini içeriğiyle bağışıklığı güçlendirir, kolajen sentezini destekler ve cilt sağlığına katkıda bulunur. Sitrat içeriği sayesinde böbrek taşı oluşumunu engellemeye yardımcı olabilir. Doğal bir antioksidan kaynağı olup, vücuttaki iltihaplanmayı azaltabilir. Sindirimi kolaylaştırıcı etkisi vardır, karaciğerden safra üretimini teşvik eder. Suya katılarak detoks etkisi sağlayabilir. Balık, tavuk, salatalar, çorbalar, marinasyonlar ve tatlılarla mükemmel uyum sağlar. Mutfakta ferahlatıcı ve lezzetli bir dokunuş katar.
Tereyağı:
Tereyağı, sütten elde edilen, zengin lezzetli bir yağdır. A, D, E, K2 gibi yağda çözünen vitaminler ve sağlıklı yağ asitleri içerir, enerji kaynağıdır. Sindirimi kolaydır. Yemeklere, pilavlara lezzet katar, ekmek üstüne sürülerek veya soslarda kullanılır. Kahvaltı sofralarının ve çeşitli tariflerin vazgeçilmezidir.
Kırmızı Pul Biber:
Kırmızı Pul Biber, yemeklere eşsiz bir acılık katmanın ötesinde, içerdiği kapsaisin sayesinde metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı olabilir. Ayrıca antioksidan özellikleriyle vücudu destekler ve sindirime faydalı olabilir. Özellikle sarımsak, domates, zeytinyağı ve çeşitli et yemekleriyle harika bir uyum sağlar; makarna ve çorbalara da derinlik katar.
Kuru Nane:
Kuru Nane, mutfakların vazgeçilmezidir. Özellikle sindirim sistemini rahatlatır, şişkinlik ve gaz gibi sorunlara iyi gelir. Antioksidan içeriğiyle bağışıklığı destekler. Ferahlatıcı etkisiyle de bilinir. Yoğurtlu yemekler, mercimek çorbası, kuzu eti ve salatalarla harika bir uyum sağlar.
Dilimize Fransızcadan geçmiş olan garnitür (garniture) kelimesi, 15. yüzyıldan beri biliniyor.. Önceleri giysi süsü olarak kullanılıyorken 19. yüzyıldan sonra bu kelime, ana yemeğin yanında servis edilen,…
Bu güzel Ege yöresi yemeğini, daha da lezzetli olması için patates ve köftelerinizi yağda kızartarak yapabileceğiniz gibi çiğden hazırlayıp fırınlayarak sağlıklı ve hafif bir yemek olarak da…
Rus Salatası, İstanbul'da 1917 Ekim Devrimi'nden sonra kente gelen Beyaz Rusların açtığı lokantalar sayesinde yaygınlaşmış, soğuk savaş yıllarında ise ideolojik nedenlerle adı "Amerikan salatası" olarak…
Türk mutfağının başta gelen klasiklerinden olan dalyan köfte, rosto köfte olarak da biliniyor. Şık görünümü ile akşam yemeklerinizde, davet yemeklerinizde ana yemek olarak patates püresi eşliğinde…
60 DK
Dolabınızdaki malzemeye göre tarifler!
Türk ve Yunan mutfaklarından, özenle hazırlanmış ve elinizdeki malzemelere göre filtrelenmiş akıllı tarifler parmaklarınızın ucunda!
Fazla vakti olmayanlar için hazırlaması ve pişirilmesi çok basit, besleyici ve lezzetli olan bu yemek tam bir davet yemeği. Tek kişilik pratik ve şık sunumu ile de çok tercih edilen tavuk yemekleri arasında…
Menemen; yumurta, biber, domates ve isteğe bağlı olarak soğan kullanılarak yapılan bir Türk yemeğidir. İlk kez İzmir'in Menemen ilçesine yerleşen Girit Türkleri tarafından yapıldığı ve adını ilçeden…