Karnıyarık, Selçuklu döneminden beri Türk mutfağının klasik ve enfes lezzetlerinden birisi. Rivayete göre patlıcanı çok seven bir Selçuk emirin aşçısı, eti sebzenin içine koyup pişirmiş ve bu tarif çok beğenilmiş. Günümüzde de karnıyarık hem fırında hem ocakta yapılabilen, her nasıl yapılırsa yapılsın tadıyla mest eden yemeklerden biri. Orijinal tarifinde kızartılarak yapılsa da daha hafif bir yemek istiyorsanız patlıcanları fırınlayarak da hazırlayabilirsiniz. Afiyet olsun!
Patlıcanları yıkayıp alacalı şekilde soyun, üç yanına diklemesine bıçakla birer çizik atın ve bol tuzla ovun. Derince bir kaba 1 kaşık un ve 1 kaşık un koyarak karıştırın ve patlıcanları bu suda en az 20-25 dakika bekletin. Patlıcanlar dinlenirken siz de karnıyarığın iç harcını yapmaya başlayın.
İç harcı için kızdırdığınız sıvı yağ ve tereyağında kıymayı hızlıca kavurun. Bu aşamada kıymaya bir fincan kadar sıcak su eklerseniz daha kolay ve topaklanmadan kavrulacaktır. Soğanları küp küp yemeklik doğrayıp kıymaya ilave edin ve birlikte kavurmaya devam edin.
Kıymalı karışıma ince yemeklik doğranmış yeşil biberi ve dilerseniz bir diş ezilmiş sarımsağı da ekleyip yine birkaç dakika daha birlikte kavurun. Son olarak soyulup küp küp doğranmış domatesleri ekleyerek kavurmaya devam edin.
Tüm malzemeler iyice sotelenince kapağını kapatın ve birlikte yaklaşık 5 dakika daha pişirin. İhtiyaç görürseniz bu adımda bir çay bardağı kadar sıcak su ekleyebilirsiniz.
Bu sırada maydanozunuzu ince ince kıyın, kıymalı karışıma ekleyin. Baharatları ilave edip birkaç kez karıştırdıktan sonra iç harcınızı ocaktan alın.
Tuzlu unlu suda bekleyen patlıcanları durulayıp hafifçe sıkarak fazla suyunu alın ve kurulayın. Derin bir kızartma tenceresinde sıvı yağı kızdırın. Patlıcanları altın rengi alana dek kızartın. Arkalı önlü pişmelerini, içlerinin pişerek iyice yumuşak bir hale gelmelerini sağlayın.
Fırına dayanıklı bir kap ya da borcama patlıcanlarınızı yerleştirin. Patlıcanları karınlarından kesin ve bir kaşık yardımıyla iç harcı koyabileceğiniz bir boşluk oluşturun.
İç harcınızı patlıcanların içlerine eşit miktarlarda yerleştirin. İç harcı hafiften bastırarak dökülmemelerini sağlayabilirsiniz.
Her patlıcanın üstüne dilim domates, bir dilim yeşil biber yerleştirerek süsleyin. Salçaları bir bardak sıcak su ile eriterek sosu üzerlerinde gezdirin.
Karnıyarıkları önceden ısıtılmış 180 derece fırında 20-25 dakika pişirip fırından alın, beş dakika kadar dinlendirip sıcak sıcak servis edin. Afiyet olsun!
Not: Klasik Türk pişirme tekniklerine uygun olarak, hazırladığınız karnıyarıkları yayvan bir tencerde, az suyla çok kısık ateşte ocak üzerinde de pişirebilirsiniz. Malzeme önceden pişmiş olduğundan, bu yöntem, lezetlerin birleşmesi ve üzerlerindeki domates ve biberlerin pişmesi için tercih edilmektedir.
Unutmayın: Her bir malzemenin üzerine tıklayarak o malzemenin kullanıldığı başka tariflere de ulaşabilirsiniz.
Patlıcan:
Patlıcan, mor rengini veren antosiyaninler sayesinde güçlü bir antioksidan kaynağıdır; özellikle nazunin beyin sağlığını destekler. Yüksek lif içeriği sindirime yardımcı olup tokluk hissi verir. K vitamini ve potasyum açısından zengindir. Akdeniz mutfağının vazgeçilmezi olan patlıcan, domates, sarımsak, zeytinyağı, kuzu eti, yoğurt ve nane ile mükemmel uyum sağlar. Sağlıklı ve lezzetli birçok yemeğe dönüşebilir.
Kıyma:
Kıyma, yüksek kaliteli proteinin yanı sıra, vücut için elzem heme demir ve B12 vitamini açısından zengindir. Heme demir, kansızlığı önlemeye ve oksijen taşınımını desteklemeye yardımcı olurken, B12 vitamini sinir sistemi sağlığı ve enerji üretimi için kritik rol oynar. Soğan, sarımsak, domates ve maydanoz gibi sebzelerle mükemmel uyum sağlar, lezzet ve besin değerini artırır.
Un:
Un, tahılların öğütülmesiyle elde edilen temel bir gıda maddesidir. Vücudumuza özellikle kompleks karbonhidratlar sağlayarak uzun süreli enerji kaynağı olur. Tam buğday unu gibi çeşitleri, yüksek lif içeriği sayesinde sindirim sağlığını destekler, tokluk hissi verir ve kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur. Aynı zamanda B vitaminleri (özellikle B1, B3, B9) ve demir, magnezyum gibi önemli mineraller içerir; bu da sinir sistemi fonksiyonları, enerji üretimi ve kan yapımı için elzemdir. Mutfakta çok yönlüdür; süt, yumurta ve maya ile ekmek, pasta gibi hamur işlerinin temelini oluştururken, sosları kıvamlaştırmada veya sebzelerle uyumlu lezzetler yaratmada da kullanılır.
Tuz:
Tuz, yemeklere eşsiz lezzet katan ve doğal koruyucu olarak kullanılan temel bir mineraldir. Vücudun su dengesi, sinir ve kas fonksiyonları için hayati elektrolit dengesini sağlar. Baharatlar, otlar ve yağlarla mükemmel uyum sağlayıp her yemeğin tadını zenginleştirir. Sofraların vazgeçilmezidir.
Sıvı Yağ:
Sıvı yağlar (ayçiçek, zeytin vb.) yemeklere lezzet katan, sağlıklı doymamış yağ asitleri ve E vitamini içeren temel bir mutfak malzemesidir. Kızartma, salata sosu, fırınlama ve soteleme için idealdir. Sebzeler, etler, bakliyat ve tahıllarla mükemmel uyum sağlar. Kolay pişirme imkanı sunar.
Kuru Soğan:
Kuru soğan, mutfakların temel taşı ve güçlü bir antioksidan deposudur. İçerdiği kuersetin sayesinde vücudu serbest radikallere karşı korur, iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olur ve kalp sağlığını destekleyebilir. C ve B6 vitaminleri ile manganez açısından zengin olup, bağışıklık sistemini güçlendirir. Prebiyotik lifleri sayesinde sindirim sağlığına katkıda bulunur. Et yemeklerinden sebze sotelere, pilavlardan çorbalara kadar geniş bir yelpazede kullanılır. Sarımsak, domates, biber ve kırmızı et ile mükemmel uyum sağlar.
Domates:
Domates, likopen açısından zengin bir meyvedir; bu güçlü antioksidan kalp sağlığını destekler ve cilt hücrelerini UV hasarına karşı korumaya yardımcı olur. C vitamini ile bağışıklığı güçlendirirken, potasyum ile kan basıncı düzenlemesine katkı sağlar. Özellikle zeytinyağı ile tüketildiğinde likopen emilimi artar. Fesleğen, sarımsak, mozzarella ve çeşitli salata ile makarna yemeklerinin vazgeçilmezidir.
Zeytinyağı:
Zeytinyağı, özellikle sızma haliyle, içerdiği yüksek polifenol antioksidanları ve tekli doymamış yağ asitleri (oleik asit) sayesinde güçlü bir sağlık kaynağıdır. Kalp sağlığını destekleyerek kötü kolesterol (LDL) seviyesini düşürmeye, iyi kolesterolü (HDL) yükseltmeye yardımcı olur. Anti-inflamatuar özellikleriyle vücuttaki iltihaplanmayı azaltır, hücre hasarını önler ve kronik hastalıklara karşı koruma sağlar. Sindirim sistemini destekler ve cilt sağlığına da katkıda bulunur. Akdeniz mutfağının vazgeçilmezi olup salatalardan sebze yemeklerine, balıktan baklagillere ve taze ekmekle muhteşem uyum sağlar.
Sarımsak:
Sarımsak, içerdiği allisin bileşiği sayesinde güçlü antioksidan ve antienflamatuar özellikler sunar. Bağışıklık sistemini destekleyerek hastalıklara karşı direnci artırabilir. Ayrıca, kan basıncını düzenlemeye ve kolesterol seviyelerini dengelemeye yardımcı olarak kalp-damar sağlığına katkıda bulunur. Geleneksel tıpta yaygınca kullanılan sarımsak, sindirimi destekleyici etkileriyle de bilinir. Et yemekleri, sebze sote ve Akdeniz mutfağının vazgeçilmezi olup, biberiye, kekik gibi otlarla harika uyum sağlar.
Biber Salçası:
Biber Salçası, olgun kırmızı biberlerin yoğunlaştırılmasıyla elde edilen lezzetli bir konsantredir. Yüksek C vitamini içeriği sayesinde bağışıklık sistemini destekler ve antioksidan (karotenoidler) özelliği ile hücre sağlığını korur. İçerdiği kapsaisin metabolizmayı hızlandırabilir. Özellikle bulgur pilavı, et yemekleri ve kahvaltılık soslarda eşsiz bir aroma katarak kullanılır.
Domates Salçası:
Domates Salçası, güçlü bir antioksidan olan likopenin ısıtılarak biyo-yararlılığının arttığı konsantre bir kaynaktır. Bu özelliğiyle kalp sağlığını destekler ve özellikle prostat kanseri riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Aynı zamanda K vitamini ve potasyum içerir. Zeytinyağı ile birlikte tüketildiğinde likopen emilimi artar. Soğan, sarımsak, kırmızı et ve baklagillerle mükemmel uyum sağlar, yemeklere derinlik ve umami katar.
Tereyağı:
Tereyağı, sütten elde edilen, zengin lezzetli bir yağdır. A, D, E, K2 gibi yağda çözünen vitaminler ve sağlıklı yağ asitleri içerir, enerji kaynağıdır. Sindirimi kolaydır. Yemeklere, pilavlara lezzet katar, ekmek üstüne sürülerek veya soslarda kullanılır. Kahvaltı sofralarının ve çeşitli tariflerin vazgeçilmezidir.
Yeşil Sivri Biber:
Yeşil Sivri Biber: C vitamini deposu olup bağışıklığı güçlendirir, güçlü bir antioksidandır. İçerdiği kapsaisin sayesinde metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı olur. Lifli yapısıyla sindirim sistemini destekler. Ayrıca K ve A vitaminleri ile folat açısından zengindir. Zeytinyağı, domates, soğan ve sarımsakla mükemmel uyum sağlar. Et yemekleri, salatalar ve meze tariflerinde eşsiz bir lezzet katmanı sunar.
Maydanoz:
Maydanoz, güçlü bir antioksidan deposu olmasının yanı sıra, K vitamini sayesinde kemik sağlığını destekler ve kan pıhtılaşmasında önemli rol oynar. C vitamini içeriğiyle bağışıklığı güçlendirir. Apigenin gibi flavonoidler açısından zenginliğiyle iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olabilir. Aynı zamanda doğal bir diüretiktir. Limon, sarımsak, zeytinyağı ile mükemmel uyum sağlar; balık, tavuk, çorba ve salatalara ferahlatıcı bir tat katar.
Kimyon:
Kimyon, sindirimi destekleyen, şişkinliği azaltan ve sindirim enzimlerini harekete geçiren güçlü bir baharattır. Demir açısından zengin olup, antioksidan ve antienflamatuar özelliklere sahiptir. Özellikle bakliyatlar (mercimek, nohut), kırmızı ve beyaz etler, sebzeler ve yoğurt bazlı soslarla mükemmel uyum sağlar. Kişniş, zerdeçal ve acı biberle birleşerek Asya ve Orta Doğu mutfaklarında derin lezzetler yaratır.
Kırmızı Pul Biber:
Kırmızı Pul Biber, yemeklere eşsiz bir acılık katmanın ötesinde, içerdiği kapsaisin sayesinde metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı olabilir. Ayrıca antioksidan özellikleriyle vücudu destekler ve sindirime faydalı olabilir. Özellikle sarımsak, domates, zeytinyağı ve çeşitli et yemekleriyle harika bir uyum sağlar; makarna ve çorbalara da derinlik katar.
Klasik usullerle pişirilen, leźzeti ile patlıcan kebabı aratmayan bu yemek, sunumu ve görünümü ile de tam bir davet yemeği olmaya aday. Biraz el uğraştırsa da buna değdiğini göreceksiniz. Afiyet olsun!…
Köftenin en leziz, en saf ve basit hali. İstanbul sokaklarının vaz geçilmez lezzeti köfte ekmek için gereken sadece biraz kıyma. Lezzet sırrı ise köfte harcına birazcık kuyruk yağı katmakta. Bol kimyon ise…
İslim kebabı; kelime anlamı itibariyle buhar kebabı demek. Bazı yörelerde kürdan kebabı olarak da anılıyor. Davet sofralarınızda güvenle ikram edebileceğiniz şıklıkta tam bir baş yemek. Yanına pirinç…
Sebze ve etin kat kat dizildiği, karıştırmadan pişirilen yemekler,Türk Mutfağında “oturtma” kategorisinde yer almaktadır. Birbirine çok yakışan lezzetlerin başında da patlıcan ve kıyma gelmekte.…
75 DK
Dolabınızdaki malzemeye göre tarifler!
Türk ve Yunan mutfaklarından, özenle hazırlanmış ve elinizdeki malzemelere göre filtrelenmiş akıllı tarifler parmaklarınızın ucunda!
Bostan patlıcanlarının orta kısımlarından bir birbuçuk parmak kalınlığında halka dilimler kesip çıkarın, bolca tuzla ovarak on on beş dakika dinlendirin. Kenar kısımlarını küp küp doğrayıp…
Patlıcan kızartması, Türk mutfağının en sevilen lezzetlerinden biridir. Hafif dışı çıtır, içi yumuşacık olan bu tarif, yoğurtla buluştuğunda hem ferahlatıcı hem de doyurucu bir lezzet sunar.…